|
22 ARALIK 2013, KADIKÖY de!
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ de sokağa çıkıyor!
Geçtiğimiz Haziran (2013) ayından beri süregelen çalışmalar sonucu ortaya çıkan "İstanbul sözleşmesi"ni aşağıda incelemelerinize sunuyoruz. En son 14 Aralık 2013 Cumartesi saat 13:30'da İTÜ-Taşkışla, 109 da farklı kesimlerden katılımcılarla sözleşme tartışıldı, yerel yönetim adaylarından ne beklediğimizi konuştuk ve İstanbul'a sahip çıkmanın farklı yollarını hepbirlikte paylaştık. Sözleşme dinamik yapısını koruyor... İçeriği çok değişmese de farklı söyleyiş biçimleriyle tekrar tekrar ale alınıp, yeniden yazılıyor... Dolayısıyla her türlü öneri katkı ve uyarılara açık olarak gelişiyor metin, çünkü İstanbul hepimizin!
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ
Bu sözleşmeyi imzalayanlar olarak İstanbul’un gelişimi, yönetimi ve geleceği ile ilgili kararlar konusunda söz ve sorumluluk sahibi olmak istiyoruz. Kentimize sahip çıkıyoruz ve İstanbul’u yönetmek için aday olanlardan da İstanbul’a sahip çıkmalarını talep ediyoruz. Kent yönetimi için seçilecek aday hangi partiden olursa olsun, aşağıda açıkladığımız temel ilkelere uygun çalışmasını sağlamak için birbirimize söz veriyoruz.
İstanbul’da yeni bir yönetim anlayışı için:
- Yaşadığı şehrin yönetimine katılmak her bireyin temel hak ve sorumluluğudur.
- Yerel yönetimler, inanç, kimlik, siyaset veya parti ayırmaksızın, bu hakkın kullanılması için gereken araçları yaratır.
- Her sokak, her mahalle, her ilçe, merkezden değil, yerinden yönetilir.
- Her düzeydeki şehir yönetimi, şeffaflığı ve hesap verebilirliği sağlamakla yükümlüdür.
- Mali kaynaklara erişim başta olmak üzere, yerel yönetimlerin güçlü ve etkin kılınmaları için gereken anayasal ve yasal düzenlemeler gerçekleştirilir.
- Şehrin bütçesi, tüm aşamalarında İstanbulluların etkin katılımıyla, yapılır.
Değişen İstanbul’da haklarımızı yeniden tanımlamak için:
- Konut, sağlık, eğitim, ulaşım, kültüre erişim temel insan hakkıdır. İstanbul’da yaşayan herkesin bu haklara en kolay, en az maliyetle ulaşmasını sağlamak yerel yöneticilerin öncelikli görevidir.
- Yerel yönetimler, her türlü afet riskine karşı gerekli eylem planlarını hazırlar; dogacak risk ve zararı en aza indirecek biçimde yürütür.
- Kentsel dönüşüm ve yenileme projeleri, sosyal, kültürel ve yerel doku ele alınarak, mülksüzleştirmeden ve hak sahipliği korunarak, orada yaşayanların katılımıyla ve kimse yerinden edilmeden, birer iyileştirme çalışması olarak gerçekleştirilir.
- Yerel yönetimler şehirde yaşayan çocuk, yaşlı yaya, bisikletli ve engelli, herkesin dilediği yere zamanında, güvenli ve sağlıklı ulaşımını sağlar.
- Kadınların ayrıma uğramaksızın kamusal alanda özgürce yer alması temel bir haktır. Yerel yönetimler, kadınların adil ve eşit olarak, sosyal, kültürel, kamusal yaşama ve üretime katılması için her türden tedbir ve teşviki, kadınların geniş katılımıyla planlamak ve uygulamakla yükümlüdür.
- Yerel yönetimler, merkezi yönetim ve sivil toplum örgütleriyle birlikte çocukların haklarının korunması, geliştirilmesi, ayrıma uğramaksızın bütün çocukların sağlıklı ve güvenli ortamlarda yaşaması için programlar geliştirir.
- Yöneticiler, şehirdeki bütün kimliklerin, inançların, kültürlerin özgürce yaşanabilmesini sağlamak ve her tür ayrımcılık, şiddet ile mücadele etmekle yükümlüdür.
- Yerel yönetimler kent kültürünün yaratıcı ve çok sesli bir şekilde geliştirilmesini sağlar. Kentlilerin ve kâr amacı gütmeyen kurumların önereceği kamusal nitelikli projeleri teşvik eder, sanat eğitimi, üretimi ve sunumunun desteklenmesi amacıyla belediye bütçelerinde pay ayırır.
- Şehri paylaştığımız bütün hayvanların sağlık, barınma ve kaliteli yaşam hakkı vardır. Bu hakkın korunması yerel yönetimlerin temel görevlerindendir.
Geçmişle bağlarımızı yeniden kurgulamak için:
- İstanbul, bir Dünya mirasıdır. Bütün toprak altı ve üstü zenginlikleri, doğal, kültürel, ve tarihi varlıklarıyla, İstanbullulara ait olduğu kadar, bütün insanlığa da aittir.
- İstanbul’un kültürel ve doğal mirası, uluslararası normlara uygun bir bakışla korunur.
- Yönetimler, tarihi bölgeleri, demokratik, bilgiye dayalı, çoğulcu, bütün kültürlere saygılı bir bakışla, korumakla yükümlüdür.
- Tarihi miras alanlarındaki yenileme projeleri, bölgede yaşayanlarla birlikte, bölgenin tarihi dokusu, bölgede yaşayanların sosyo ekonomik gelişimi ve temel haklarının tümü gözetilerek planlanabilir.
İstanbul’un geleceğini birlikte düşünmek için:
- Yerel yönetimler, İstanbulun, bugününü ve geleceğini doğrudan ilgilendiren orman alanları, su havzaları, tarım alanları, denizleri, gölleri, akarsuları ve tüm canlılarını bütün şehirlilerin ortak zenginliği olarak korur. Bu zenginliği tehdit eden projelere izin vermez.
- Şehrin planları, en geniş katılımla, çoğulcu, çevre-insan dengesini merkezine alan, buluşçu ve bütünlüklü bir bakışla yapılır.
- Planlama, bilgi üretimi, tasarım ve uygulama süreçlerinin birbirini beslediği, izleme ve değerlendirme ile sürekli güncellenen bir yöntemle yapılır.
- Planların izlenmesi ve denetlenmesinde şeffaflık ve hesap verebilirlik esastır.
- İstanbul’u etkileyen her türlü karar, “etki değerlendirme” çalışmaları ile ele alınır ve sonuçları şehirlilerle paylaşılır.
- Yerel yönetimler, şehirdeki parkları, kıyıları, meydanları, yeşil alanları korur, çoğaltır yaşayanların kullanımına açar.
- Kamusal yapı ve araziler müşterek alanlarımızdır. Özelleştirilemez, imara açılamaz, korunarak, İstanbulluların dinlenme, kültür-sanat, faaliyetlerine vakfedilir.
- Yerel yönetimler, ekolojik sürdürülebilirlik ilkesini, bütün plan, proje ve uygulamalarının odağına alır. Bilinçli üretim ve tüketim, geri dönüşüm, yenilenebilir enerji gibi alanlarda gerekli altyapıları hazırlar ve uygular.
Bu SÖZLEŞMEYE imza atan İstanbullular olarak biz, bu sözleşmenin benimsediği yönetim tarzı ve anlayışını mahalle, ilçe ve kent düzeyinde her fırsatta savunmak, takipçiliğini yapmak; yerel seçimlerde aday olacak siyasilerin bu anlayışı benimsemeleri için uğraşmak, seçilecek yöneticilerin bu zihniyete uygun olarak çalışmalarını takip etmek için elimizden geleni yapacağımızı ilan ederiz.
İSTANBUL HEPİMİZİN!
Bu haber 12 Aralık 2013, saat 17:00 da girilmiştir. Haber 21 Aralık 2013 tarihinde güncellenmiştir.
|